Sağlık Haber Girişi : 13 Temmuz 2025 13:40

KKKA riski kırsal kesimde: Büyükşehir parklarında tehlike yok

KKKA riski kırsal kesimde: Büyükşehir parklarında tehlike yok
Prof. Dr. Ömer Orkun, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi'nin (KKKA) kırsal kesimde büyük risk oluşturduğunu, ancak büyükşehir parklarında bu riskin olmadığını açıkladı.

Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Orkun, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığının Türkiye’de özellikle kırsal bölgelerde risk oluşturduğunu vurguladı. Orkun, 'Bu hastalığın ana vektörü olan Hyalomma marginatum türü keneler büyükşehir parklarında bulunmaz' dedi.

VIRÜS KIRSALIN HASTALIĞI

Türkiye’de 2000’li yılların başından itibaren görülmeye başlayan KKKA’nın, özellikle tarım işçileri ve hayvancılıkla uğraşanlar arasında yaygın olduğunu belirten Orkun, virüsün taşıyıcısı olan kenelerin aktif hale geldiği dönemin mayıs sonu ve haziran olduğunu ifade etti. Kurban Bayramı sonrası vaka artışları ise beklendik bir durum. Ankara, Sivas ve Tokat gibi illerin endemik bölgeler olduğunu vurguladı.

ANKARA, SİVAS VE TOKAT ENDEMİK BÖLGELER

Ankara’nın kuzey ilçeleri dahil olmak üzere İç Anadolu, Doğu ve Kuzeydoğu Anadolu’da vaka sayılarının daha yüksek olduğunu belirten Orkun, 'Her ilde olabiliyor ama bazı bölgelerde tarım hâlâ insan gücüne dayanıyor. Bu da bulaş riskini artırıyor' diye konuştu. Şehir merkezlerinde KKKA korkusunun yersiz olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Orkun, Hyalomma marginatum’un yaşaması için sığır, yaban domuzu, keklik, tavşan gibi hayvanların birlikte bulunduğu kırsal ekosistem gerektiğini, İstanbul’un parklarında, Ankara’nın bahçelerinde bu türün bulunmadığını ve KKKA riskinin kırsal kesimde gerçek bir tehlike olduğunu belirtti.

KENT PARKLARINDAKİ RİSKLER

Kent içindeki parklarda farklı kene türlerinin yaşadığına dikkat çeken Orkun, 'İstanbul’daki Belgrad Ormanı gibi alanlarda Lyme hastalığına neden olan kene türleri görülebilir. KKKA değil, ama başka hastalıklar açısından tedbirli olunmalı' dedi. Keneyle mücadelede altın kurallar olarak; panik yapılmaması, kene görüldüğünde hemen çıkarılması, cımbız, eldiven veya peçeteyle kenenin tamamının çıkarılması gerektiğini, ağız kısmı içerde kalsa bile hastalık bulaşma riskinin olmadığını, sadece kıymık gibi reaksiyon yapacağını, uzun kollu giysi giyilmesi gerektiğini belirtti. Çay ağacı yağı, lavanta yağı gibi ürünlerle korunma iddialarını 'dezenformasyon' olarak niteleyen Orkun, etkili bir kene aşısı ya da kimyasal çözümün henüz bulunmadığını, en güvenilir yöntemin erken tespit ve fiziksel çıkarma olduğunu belirtti. 'Keneleri uçakla atıyorlar' iddiasını da yalanlayan Orkun, 10 yıldır sahadayken böyle bir şey görmediğini ve bu hastalığın Türkiye’nin doğal, yerli bir hastalık olduğunu, komplo teorileriyle mücadele edilemeyeceğini söyledi.