Bu ayıp TRT’nin mi?

Dizi kültürümüz olduğu söylenemez; zira televizyonla olan münasebetimiz yok denecek kadar az… Ancak geçtiğimiz hafta gündeme düştüğüne göre; bir televizyon dizisinde Erzurum’dan sürgün memleket diye bahsedilmiş!

Tepkiler yükselince de, aynı dizide bu kez Erzurum’dan cağ kebap ve kadayıf dolması vurgularının yapıldığı bir sahne ekrana gelmiş…

Amiyane bir ifadeyle gazımızı almaya çalışmışlar biraz… Sanki bizim tek derdimiz ekranda cağ kebabı kesilmesiymiş gibi…

Yahu TRT!

Biz o kebabı kesenleri ve kesmesini bilenleri yan yana dizsek, buradan TRT Genel Müdürlüğü’ne kadar yol olur be!

Güldük…

Güldük ve halen daha da gülüyoruz…

 

*

 

Gelelim madalyonun öbür yüzüne:

Erzurum’da sadece 7-8 ay kar var, kış var, soğuk var… Ama Erzurum doğalgaza Adana ile aynı parayı ödüyor…

Erzurum’da belediyeler, bütçelerinin çok büyük bir bölümünü karla mücadele için harcıyor ve milyonlarca lira bir kış boyunca buhar olup uçuyor… Ama Erzurum’daki belediyeler İzmir’deki, Bursa’daki, Mersin’deki, Antalya’daki belediyelerle aynı payı ve aynı parayı alıyor…

Açılmasına açılıyor ama her kış yollar kapanıyor, öğrencisi, öğretmeni, idarecisi, işçisi, memuru, doktoru, kısacası bu şehirde yaşayan herkes bahara çıkana kadar akla karayı seçiyor… Ama Erzurum’daki çalışanlar batıdakilerle aynı vergileri ödüyor, aynı kesintilere uğruyor…

Esnafın durumu zaten malum; doğru düzgün kazanamadığı gibi, kazandığı da zaten vergisine gidiyor, ısınmasına gidiyor, kirasına gidiyor, gidiyor da gidiyor… Ama Erzurum esnafı devletine tıpkı Antalya’daki esnaf meslektaşıyla aynı vergiyi ödüyor…

Bu ve bunun gibi daha neler var neler…

Şimdi!

Elinizi vicdanınıza koyup, cevap verin lütfen!

Siz olsanız böyle bir şehre gelir misiniz?

Gelmezsiniz, öyle değil mi?

Dolayısıyla bu ayıp TRT’nin falan değildir; asıl ayıp, Erzurum’un bir televizyon dizisine hem de bu yönüyle malzeme edilecek kadar kötü bir duruma düşürülmüş olmasıdır…

Evet…

Çuvaldızı şimdi hep birlikte TRT’ye batırabiliriz!