CHP binmiş bir alâmete

Ankara’yı bilemem ama İstanbul seçimlerinin kesinlikle Ekrem İmamoğlu için hayal kırıklığı olacağını söyleyebilirim. Çünkü Mansur Yavaş’ın karnesi İmamoğlu’nunki kadar kırıkla dolu değil en azından. 
Sebebine gelince; Mansur Yavaş denilince akıllara hiç CHP gelmedi, CHP’nin içindeki siyasi çekişmeler, bölünmeler, liderlik oyunları falan da gelmedi. Mansur Yavaş, başarılı oldu ya da olmadı, ona Ankaralı seçmen karar verir ama hakikat şu ki, Mansur Yavaş ile akıllara hep Ankara Büyükşehir Belediyesi geldi. 
Fakat Ekrem İmamoğlu’nun durumu çok farklı oldu. İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden çok Cumhurbaşkanı olma hayalinin peşine düştü. CHP’deki tartışmaların ve çekişmelerin merkezinde hep o vardı. 
Liderine rağmen seçim mitingleri yapmalar, altılı masa sürecinde İP Genel Başkanı Meral Akşener’le birlikte boy göstermeler ve daha birçok detay… 
Hepsini üst üste koyunca, Ekrem İmamoğlu ile akıllara gelen ilk şey, İstanbul Büyükşehir Belediyesi değil de, CHP oldu, oturmayı çok istediği Cumhurbaşkanlığı koltuğu oldu. 
Bir yanda bunlar olurken, aynı zamanda olan da İstanbul’a ve İstanbullu seçmene oldu. İstanbul ihmal edildi, İstanbul unutuldu, belediye hizmetleri aksadı, yatırımlar ya yarım kaldı ya da ötelendi, ertelendi. 
Uzun sözün kısası Ekrem İmamoğlu belediyecilik namına İstanbul’a hiçbir şey veremedi. 
Dikkatinizi çekmiştir, bugün bile belediye ve belediye seçimlerinden ziyade CHP’yi yönetme girişimleriyle gündemde. Herkes biliyor ki, Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu marifetiyle Genel Başkan oldu. Üstüne üstlük Özgür Özel’in CHP’yi yönetmesine de izin vermiyor İmamoğlu. Her işi ve her şeyi kendi kontrolü altında tutmaya çalışıyor. CHP’li seçmen ise, bu sürecin sonunda iki kişinin mağdur olduğu düşünmeye başlayacak. Birisi Kemal Kılıçdaroğlu, diğeri Özgür Özel. 
Bu durum da ister istemez Ekrem İmamoğlu’nu antipatik hale getirecek ve İmamoğlu CHP’li seçmenden beklediği desteği göremeyecek. Şayet İmamoğlu halen daha bu seçimlerin 2019 havasında geçeceğini zannediyorsa, o zaman şunu rahatlıkla söyleyebilirim: 
Murat Kurum, İstanbul’a hayırlı olsun.