ÇOCUKLAR YARIŞ ATI MI? 

Öteden beri itiraz etmişizdir: 

Eğitim sistemi öğrencileri birer yarış atına çevirmemelidir! 

Bu tespit günümüz için de, gelecek için de geçerlidir; çünkü bu gidişat hiç değişmedi, değişecek gibi de görünmüyor. 

Örneğin hafta sonunda LGS sınavları vardı, yüz binlerce öğrenci daha nitelikli liselerde öğrenim görebilmek için ter döktü. 

Biliyor musunuz, “nitelikli lise” tanımı bile bizce manidar bir tanım. Keşke tüm liselerimiz, tüm eğitim kurumlarımız için eşdeğer olsaydı da bu tanım; çocuklarımız sınavla yatıp, sınavla kalkmak zorunda kalmasaydı. 

Hadi imkanı olan dershaneye gidiyor, özel ders alıyor, bir şekilde bu süreçten başarıyla çıkıyor, peki ya bu imkanlara sahip olmayanların çocukları ne olacak?

Fırsat eşitliği bunun neresinde?

Hakkaniyet ve adalet bu sürecin neresinde? 

Bu tartışmalar dün de oldu, bugün de var, yarın da olacak. Dolayısıyla aynı şeyleri söylemenin, beylik cümleler kurmanın bir anlamı yok. 

Yapılması gereken şey belli:

Eğitim sistemimiz tepeden tırnağa değişecek!

Öncelikle okulların hem fiziki ve hem de öğretmen bakımından aynı kalite ve sıklette ilerlemeleri sağlanmalı! Çünkü akademik başarı elde edebilmenin yolu bu standarttan geçiyor. 

Tecrübeli eğitimcilerin belli başlı okullarda kümeleşmelerine izin verilmemeli; uzman eğitimci gibi bir avantajdan tüm okullar ve tüm öğrenciler aynı oranda istifade edebilmeli.  

Nasıl ki laboratuvarları bulunan bir okulla laboratuvarı bulunmayan bir okul aynı olmuyorsa, tecrübeli öğretmenlerin bulunduğu bir okulla, deneyimsiz öğretmenlerin görev yaptığı okullar da aynı olmuyor. 

Bunun önüne geçilmeli ve uzman eğitimciler mesleğe yeni başlamış öğretmenlerle birlikte görev yapmalıdır, örnek olmalıdır. Çünkü her şey müfredat değildir; o müfredatın öğrencilere nasıl ve ne şekilde aktarıldığı da önemlidir. 

Kısacası ele alınacak daha birçok husus var ve bunlar bize göre en önemlileridir. 

Geleceğimizi sağlam temeller üzerine inşa edebilmemiz için de, bu hususlara mutlaka eğilmemiz, eğitim sisteminde eşitlik şansını tüm okullara ve öğrencilere vermemiz gerekiyor. 

Aksi halde çocuklarımızı yarış atı gibi koşturmaya devam edeceğiz.