“Helal olsun!” diyoruz…

 

Fatih Çintimar’ı bilirsiniz… 
Erzurum’da Gençlik ve Spor İl Müdürüydü, daha sonra Türkiye Atletizm Federasyon Başkanı oldu… 
Kendisi Erzurumludur… 
Nitekim Federasyon Asbaşkanı Arif Alpkılıç da öyle… 
Memleketin huyu malum; biz, bizden olanı pek sevmez, başarılı olmasını istemez, hatta fırsatını bulursak ayağının altını bir güzel oymayı pek çok severiz… 
“Biz” dedik, çünkü istisnalar kaideyi bozmuyor ne yazık ki! 
Ama yine “biz” diyerek, kendimizi o istisnalar arasında tutuyor olmaktan da gurur duyuyoruz… 
Biz seviyoruz arkadaş!
Erzurum’u da seviyoruz, Erzurumlu hemşehrilerimizin başarılarıyla iftihar da ediyoruz… 
Çünkü biz “bizden olanın” düşmesini bekleyecek, başarısız olmasına üzülecek ve fırsat bulmuşken tekme vurup zayi etmeye çalışacak kadar şerefsiz de değiliz, namussuz da değiliz, haysiyetsiz ve ahlak fukarası da değiliz… 
Dolayısıyla varsın onlar kendilerini belli etsinler; şükür ki, onlarla birlikte anılacak ve dahi evlad-ı iyalimize sırf bu yüzden bile olsa sövdürtecek değiliz!
Her neyse… 
Fatih Çintimar’ın, yani hemşehrimizin başında bulunduğu federasyonun ev sahipliği ile Türkiye’de gerçekleştirilen 2024 Dünya Takımlar Yürüyüş Şampiyonası Antalya’dadı… 
Biz de, bu organizasyonda Erzurum’u ve Erzurum Gazeteciler Cemiyetini temsil etme fırsatı bulduk… 
Türkiye, tarihinde ikinci kez Dünya Atletizm Birliği onayıyla böyle bir organizasyonu üstlendi… 
Bu bir farktır, bu bir ayrıcalıktır ve bu bir Erzurumlu farkıdır… 
Bizzat gördük ve gözlemledik… 
Nitekim bu dev organizasyonun Türkiye’ye kazandırılmasında emeği geçen hemşehrilerimiz Fatih Çintimar ve Arif Alpkılıç’la yeniden ve bir kez daha gurur duyduk, göğüs kabarttık… 
Böyle bir tablo karşımızdayken bize ne demek düşer peki?
Elbette ki; 
-Helal olsun! demek düşer… 
Çünkü Erzurumlu olmak bunu gerektirir…
Çünkü Dadaş olmak bunu gerektirir… 
Ve çünkü böylesi bir tavır, aslında şerefin ve haysiyetin ifadesidir… 
Öyle ya!
Netice itibariyle haysiyeti olmayanın Erzurumlu olmak gibi bir şansı da yoktur!