Küresel ısınma

Bugün günümüzün sorunlarından birini konusacağız:küresel ısınma 
Orta kuşakta bulunan ülkemiz mutlak ve özel konumuna göre 4 mevsimi yaşayabilen bir ülke. Bununla beraber iklim çeşitliliği de görüldüğü için zengin kategorilere sahip Türkiyemizde bugün baktığımızda genel olarak kuraklığın hakim olduğunu görmeye başladık. Kışlar olduğundan geç başlamakla birlikte erken gelen sıcaklara da kapıyı açıyor. Durum böyle olunca anlıyoruz ki maruz kaldığımız küresel ısınmayı iyice hissetmeye ve sonuçlarını görmeye başlıyoruz.
Biz insanlar kadar doğaya ve dünyaya zarar veren başka canlılar göremiyorum. Bunların hepsi bizim eserimiz aslında. Doğayı akışına bıraktığımızda düzen ve uyum görüyorken insan elinin değdiği her şey dengeleri ve doğayı altüst ediyor. Küresel ısınma da bunun bir sonucu olarak geleceğimizi her geçen gün artarak etkileyeceğinin de farkındayız. Peki bireysel olarak ne yapmalıyız ki bu akışı biraz daha yavaşlatıp engel olalım?
Açıkçası bana geliyor ki bu büyük problemin ardında bilinç ve empati, anlayış gibi oluşumlardan yoksun oluşumuz bu hale getirdi dünyayı. Bugün çöplerimizi dahi hiç utanmadan karaya, çayıra, çimene atabiliyorken;sera gazlarını utanmadan hava gazlarıyla buluşturuyorken, kirli, sentetik, radyoaktif atıkları sulara salıyorken tabi ki bekleyemeyiz hemen bir gelişme. 
Gelişme bilinçten ve cahillikten sıyrılmakla başlar ve bu da çocukluktan itibaren kazanılır. Bugün her birimiz birisine duyarlılık bilinci katsa yarın bu seleksiyon halinde koca bir toplumu, toplumdan kanunu, kanundan ülkeyi ve dünyayı etkiledikçe ancak küresel ısınmaya karşı mücadele edebiliriz. Ve eminim ki bu yolun başlangıcında insan evladı misafir olarak geldiği dünyaya ve emanetlere saygı duyarak ve severek bunu yapabilir. İnsan dışında milyonlarca tür çeşidi barındıran bu dünyanın yükü hiç de hafif değil. Belki bir nebze biz o yaka sırtlar ve dünyaya nefes aldırabiliriz.