Dün ve önceki gün üniversite adayları için zorlu iki gün oldu…
Bizim de sınava giren evladımız olduğu için, o heyecanı ve maratonu biz de yaşadık ister istemez…
Allah, herkesin gönlüne göre versin diyerek, konuya geçelim…
Bunu birçok veliden duyduk, bizzat kendi çocuğumuz da ifade etti; sınav kitapçıklarının adaylara dağıtılması ve barkod yapıştırılması işlemini bilirsiniz…
Ancak gelin görün ki, bazı gözetmenler bu işi o kadar yavan yapmış ki, sınav başlamış olmasına rağmen birçok öğrenci zaman kaybı yaşamış…
Kapılar 10.00’da kapanıyor, geriye kalan 15 dakikalık süre de, işte bu işlemlerin tamamlanması için ayrılıyor… Bu süreyi keyiflerine göre kullanan kimi gözetmenler, sınava giren adaylardan tepki görmüş olsa da, bu durum mağduriyet yaşandığı gerçeğini değiştirmiyor maalesef…
Bu, ÖSYM’nin sorunu mudur, ilgili gözetmenlerin mi duyarsızlığıdır bilmiyoruz; ancak gözetmen olarak görev alanların özellikle şu barkod yapıştırma işlemiyle ilgili uyarılmalarında fayda var diye düşünüyoruz…
Bu yıl zaten geçti!
Fakat önümüzdeki yıl için akla ve mantığa uygun bir takım tedbirler alınırsa, böyle bir sorun yüzünden ne adaylar mağdur olur, ne de veliler böyle bir şikayeti dillendirir!
Basit bir mesele demeyin sakın!
Sınava girenler bilir, ÖSYM’nin dağıttığı şekerlerin jelatinleri dahi konsantrasyonu dağıtmaya fazlasıyla yetiyor…
Umuyoruz ÖSYM’nin de umurunda olur!
Gelelim sınav içeriğine…
Adayların ifade ettiğine göre; pandemi sonrası ve deprem sebebiyle soruların muhtevası da değişik olmuş…
Özellikle matematik sorularının kolay oluşu, adaylara göre yığılma diye tabir edilen bir sonuca yol açabilirmiş…
Ama uzmanlara göre ise, durum bunun tam tersi…
Çünkü öyle sorular varmış ki, sınavda belirleyiciliği ve ayırt ediciliği işte o sorular üstlenecekmiş…
Hadi bakalım…
Hayırlısı olsun, sınav da, sonuçları da, adaylara ve ailelerine şimdiden hayırlı olsun…