Sosyal medyada hepinize denk gelmiştir:
Deniliyor ki:
“Aman çocuklarınıza kızmayın!”
“Aman çocuklarınızı eleştirmeyin!”
“Aman çocuklarınızı cezalandırmayın!”
“Aman çocuklarınızı kısıtlamayın!”
Aman…
Aman…
Aman…
Haklılık payları yok mudur, vardır belki…
Ancak bir hakikat daha var ki, bugünün eleştirilmeyen, bugünün kızılmayan, bugünün cezalandırılmayan çocukları, yarının ipe sapa gelmez, sorumsuz, kontrol altına alınamaz ve laf-söz dinlemez gençleri haline gelecek…
Kimse kusura bakmasın!
Bir takım çevrelerin “Z Kuşağı” diye tarif ettikleri kesim var ya, işte yıllardır bu öğüt ve tavsiyelerle yetiştirilen çocuklardan oluşuyor…
Hepimiz anneyiz, babayız…
Zaman zaman ekranlarda da görüyoruz, sosyal medyada da…
Genç ve gençlik diye öne sürülen öyle profillerle karşılaşıyoruz ki, çoğu zaman bu tiplerin hangi millete mensup olduklarını dahi sorgular hale geliyoruz...
Bakınız!
Altını çizerek ve hatta yeminle ifade edelim ki; bu arıza tipler var ya, sözümüz ona “aman-aman” diyen uzmanların(!) tavsiyeleri dikkate alınarak yetiştirilmiş olan çocuklar…
Neden mi?
Yanlışı öğretemiyoruz, yanlışı gösteremiyoruz, eleştiremiyoruz, ödüllendirmeyi gayet doğal karşılıyor, ancak yaptırım uygulamaktan imtina ediyoruz…
Çocuğa yanlışı öğreteceksiniz!
Gerekirse eleştirecek ve kızacak ama hatasını mutlaka göstereceksiniz!
Az önce de ifade ettik; her türlü ödüllendirmeye tamam, ancak cezaya “hayır” öyle mi?
Değil işte…
Ödüllendirdiğiniz çocuğunuza cezalandırılmayı da tattıracaksınız ki, yanlışa düşmemesi gerektiğini öğrenecek…
Eğriyi, doğruyu görecek...
Muhakeme ve mukayese yeteneği gelişecek...
Sizler için bu ve bunun gibi daha birçok örneği sıralayabiliriz, ancak hiç gereği yok…
Dolayısıyla sözümüz anne ve babalara!
Siz, siz olun!
Uzman tavsiyesi diye size dayatılan ama aslında sistematik ve planlı olarak sorumsuz bir nesil yetiştirmeyi amaçlayan o saçmalıklara kulak asmayın!
Sakın!
Sakın!
Sakın!