Büyük umutlar besleyerek açılacağını zannettiğimiz transfer tahtası için artık yarın son gün. Yaz dönemi transferleri için belirlenen takvim sona eriyor ve yarın gece 24.00’ten sonra devre arasına kadar transfer dönemi kapanmış oluyor.
Bu zamana kadar bir gelişme olmadıysa, son 48 saattede olmaz zaten. Bu yüzden artık transfer tahtası beklentilerimizi bir kenara koymanın vakti geldi diye düşünüyorum. Zaten Onursal Başkan Mehmet Sekmen, tahtanın açılması ihtimalinin çok düşük olduğunu üzerine basa basa söylemiş, bende geçenlerde yazdığım yazıda bu bilgiye yer vermiştim.
Yani bundan sonra ne olacak? Kaldık biz baş başa. Ne yaparsak yapalım, hangi türküyü çığırırsak çığıralım, nafile. Bu kadroyla yola devam etmekten başka şansımız yok.
O halde ne yapmamız gerekiyor? Mevcut kadrodan en iyi biçimde istifade etmemiz gerekiyor. Oynadığımız 4 maç üzerinde konuşmak gerekirse; çıktığımız maçların hepsi kadro kalitesi olarak bizden çok daha iyi durumda olan ekiplere karşıydı. Bu maçlardan birer puanla ayrılmamış olmamız esasen kötü bir gidişat değil ama bu gidişat böylede devam edemez.
Hakan Kutlu hocanın takım için artık nasıl bir reçete hazırlaması gerekiyorsa, elini çabuk tutması gerektiğini düşünüyorum. Sosyal medyada son iç transferimiz Şala ile ilgili olarak yapılan yorumları okudum. Yorumların çoğunda şala’dan futbolcu olmayacağı ifade edilmişti. Aslına bakarsanız, Şala kötü bir topçu değil, sadece yerini bulamadı derim. Bir örnek vermek gerekirse, Roşhevel kötü bir oyuncu mu? Değildi, sadece Roşhevel’i değerlendirememiştik. Ama Hakan Kutlu hoca Roşhevel’deki değişimin mimarı oldu. Ben inanıyorum ki, Şala içinde geçerli bu. Onunda takıma kazandırılarak yerini bulacağını ve güzel işler çıkartacağını düşünüyorum. Umarım bu konuda yanılmam. Bekleyip izleyip göreceğiz…!