ULAŞIM VE ULAŞTIRMA…

İnsanın yolu düşmeyince anlamıyor demek ki! Otobüs bileti bulan ayrı sorun, uçak ayrı sorun, ulaşım ayrı sorun, ulaşmak ayrı sorun!

Halbuki daha yakın bir geçmişe kadar ulaşım ve ulaştırma, AK Parti’nin gerçekten de övgüyü hak eden atılımlarındandı. Ama sanki gizli bir el olaya öyle bir müdahale etti ki, ulaşım ve ulaştırma her yerde çileye döndü, dönüştürüldü.

Bölünmüş yollar harika, insan bakmaya bile kıyamıyor; ama gelin görün ki bir ilden başka bir ile seyahat 600 lira!

Her ile havaalanı, nerdeyse her köşe başı bir havalimanı; ama gelin görün ki uçağa binebilmenin bedeli en az 2 bin lira…

Son iki yılı saymazsak, Türkiye’de araç başına düşen kişi sayısı harika; ama gelin görün ki bir depoyu doldurmak en az bin lira…

Küresel ekonomik kriz var, bunu kabul ediyoruz ve üstelik hayatın her alanını olumsuz etkiledi, bu da tamam…

Ama nasıl olduysa bu kriz, ulaşımı ve ulaştırmayı resmen perişan etti.

Antalya’da karşılaştık, Erzurum’a tayin edilen bir memur evini taşıyacak, kendisinden talep edilen nakliye parası 30 bin lira!

Bu ve bunun gibi daha birçok örnek sıralanabilir bu konuda… ve fakat bunları sıralamak çözüm anlamına gelmiyor.

Çözüm, ulaşım hizmetlerinin sübvanse edilmesinden geçiyor. Yani iş dönüp dolaşıp akaryakıt fiyatlarına geliyor ya, insanın dili de tutuluyor, damağı da…

AK Parti’ye tavsiyemiz naçizane şudur; akaryakıt fiyatlarında dişe dokunur bir düzenlemenin yapılması elzemdir… Zira akaryakıttaki indirim, hayatın her alanına etki edeceğinden, atılması gereken adım da budur…

Ya bunca yıllık kazanımları kaybetmemek adına radikal adımlar atılır ya da yolların emeği çöp olur gider…

Hem de 2023 gibi çok önemli bir dönemecin eşiğindeyken…