Z Kuşağı… 

Seçim dönemine girmemizle birlikte daha önce de duyduğumuz ancak şu sıralar çok daha fazla duymaya başladığımız bir kavramdan bahsetmek istiyoruz.
“Z KUŞAĞI”
Evet bu kavram gençlere öyle bir yutturuluyor ki, bu kapsama giren kesim kendini bulunmaz hint kumaşı zannediyor. 
Halbuki Z kuşağı dedikleri bu kesim, Türkiye’de yeryüzüne gelmiş en geri zekalı kesim. Bakmayın siz bunların kendilerine dahi dediklerine, akıllı dediklerine, uyanık geçinmelerine… 
Bunlar Türkiye gelmiş geçmiş beyni en boş kesim… 
Düşünme kabiliyetleri yok, kavrama kabiliyetleri yok, idrak etme kabiliyetleri yok, analiz etme kabiliyetleri yok, üretme kabiliyetleri yok, fikretme kabiliyetleri yok…
Onlar için varsa yoksa eğlence!
Onlar için varsa yoksa sorgusuz sualsiz bir hayat!
Bu nedir biliyor musunuz?
Aldatmacanın hem de daniskası…
Emperyalizm, Türkiye’deki en dinamik en hareketli kesim olan gençliği safdışı bırakmak için böyle bir kavram türetti. Sonra bu kavramı öyle bir allayıp pulladı ki öyle bir süsleyip pazarladı ki, gençlerin kahir ekseriyeti kendini bu kavram içerisinde görmeye başladı. 
Halbuki pazarlama başka içerik başkaydı. Nitekim zaman içerisinde gönüldeki Z kuşak’ı denilen ve bir kitleyi tarifeden bu kavram gerçekten de içi boş hatta bomboş bir kavram…
Bu yüzden gençlere tavsiyemizdir!
Siz siz olun kendinizi Z kuşak’ı diye isimlendirmeyin!